
AHİRET GÜNÜNE İMAN
İmanın şartlarından beşincisi Ahiret Günü'ne inanmaktır. İnsanların ve diğer canlıların bir sonu olduğu gibi üzerinde yaşadığımız dünyanın da bir gün sonu gelecektir. Allah'ın taktir ettiği zaman gelince görevli görevli melek İsrafil, "Sur" denilen bir şeye üfürecek ve bundan çıkacak çok müthiş bir sesin tesiri ile (Allah'ın diledikleri dışında) bütün canlılar ölecek, yer ve göklerin düzeni bozularak kainat yeni bir şekil alacaktır.
Kıyamet denilen bu olaydan bir süre geçtikten sonra Allah'ın emriyle İsrafil, "Sur" a ikinci defa üfürecek ve bütün insanlar yeniden dirilerek "Mahşer" denilen toplanma yerine çağırılacaktır. Burada herkes Allah'ın huzuruna çıkarılacak ve dünyada yaptıklarından sorguya çekilecektir. "Kiramen Katibin" melekleri tarafından iyilik ve kötülüklerin yazıldığı "Amel defterleri" insanın eline verilecek ve herkes dünyada yaptıklarını amel deftgerinde görüp okuyacaktır.
Dünyada gizli ve işlenen bütün suçlar ortaya çıkarılacak, iyilik ve kötülükler çok hassas olan adelet terazisinde tartılacak ve insan dünyada yaptıklarının karşılığını iyi ya da kötü olarak görecektir.
İnsan, dünyada ne ekmiş ise ahirette onu biçecek, İlahi adalet yerini bulacak ve hiç kimse haksızlığa uğratılmayacaktır.
Sevgili Peygamberimiz şöyle haber veriyor: "Kıyamet Günü'nde insan dört şeyden sorguya çekilmedikçe Allah'ın huzurundan ayrılamaz:
- Ömrünü nerede geçirdiğinden,
- Vücudunu nerede yıprattığından,
- Malını nereden kazanıp nereye harcadığından,
- Bildiği ile ne amel ettiğinden"
Bu yeniden diriliş ile başlayan ve sonsuza kadar devam edecek olan zamana "Ahiret Günü" denir. İşte, bütün insanların öldükten sonra yeniden dirilmesine ve ondan sonra devam edecek olan sonsuz hayata inanmak, imanın en önemli eseslarından biridir.